Bilgi işlem altyapınız için binlerce dolar yatırım yaptınız, verilerinizi de yedekliyorsunuz. Peki, sistemin anlık olarak bir felakete uğraması durumunda ne kadar sürede tekrar çalışmaya başlayabilirsiniz? Eğer sizin için 1 saat bile durması ciddi bir mali kayıp demek ise; bu hizmetimiz sizi yakinen ilgilendiriyor demektir.
Global çaptaki bir çok firmanın 2001 yılındaki saldırıda yerle bir olan İkiz Kulelerde başına gelen data kaybı, bilişim sektöründe felaket yönetim sistemlerinin ne derece önem arz ettiğini açıkça ortaya koymuş ve bu teknolojilerin çok hızlı şekilde ilerlemesine olanak sağlamıştır.
Peki, Felaket Yönetim Stratejisi Nasıl İşler?
Stratejinin temel noktası, tüm veri sistemlerinin coğrafi olarak farklı mekanlardaki iki farklı veri yönetim merkezinde tutuluyor olması. Böylece, deprem, sel, yangın veya terör gibi diğer menfi olayların gerçekleştiği mekanda bulunan sistemler zarar görse de, diğer merkez dakikalar içinde devreye girerek hiçbir veri kaybına uğramadan çalışmaya devam edebiliyor.
Birçok firma, verilerinin bir yedeğini oluşturmayı unutmuyor belki ama en çok ihmal edilen şey, yedeklenen verilerin aynı sistem odasında tutuluyor olması. Farklı coğrafyalarda yedek veri merkezi kurmak her çapta şirketin gücünü aşabilir, fakat yedeği alınan verilerin, şirket merkezi dışında güvenli ortamlarda tutulmaması intihar etmekten başka bir şey değildir.
Bilgi Teknolojileri firmaları, olası felaket senaryolarına karşın ‘İş Sürekliliği Planlama’ (Business Continuity Planning) denilen bir planlama yöntemi ile hareket ederler. Bu sistemde temel amaç; tüm sistemi olabildiğince hızlı tekrar devreye almaktır. Önem açısında derecelendirme yapılır ve plan çerçevesinde işlemler hızlıca devreye alınır. Bu kapsamda; Bursa’daki “Bida MVM” veri merkezimizin dataları da İstanbul ve İzmir lokasyonlarına anlık olarak replike edilmektedir.